Akbank Fellowship Programı Başvuru Yolculuğum

Tarih: 22 Haz 2025
Yazar: Melisa Nur Alparslan

4. Dönem Fellow’u ve artık bu 10 aylık yolculuğun sonuna gelerek mezunu olduğum Akbank Fellowship Programı başvuru sürecini; başvurmayı düşünenler veya bu aşamaların bireysel düzeydeki katkılarını merak edenler için yazıya dökme kararı aldım. 2024 yılı program başvuru sürecinde üç aşama içeriyordu. Bu süreç ve işleyiş şekli ilerleyen dönemlerde değişebilir. Bu nedenle bunlara daha temel değinmekle birlikte biraz daha bireysel sürecimden bahsedeceğim bir yazı olacak.

Birinci Aşama

Bu aşamayla ilgili kısa bilgi vermem gerekirse; yaklaşık iki ay sürüyor. Örneğin, 2024 yılında başvurular Mayıs ayında başlamış ve Temmuz ayında bitmişti. Başvurular, Akbank Gençlik Akademisi web sitesi üzerinden alınıyor. Tamamen çevrim içi bir süreç ve tek yapmanız gereken; soruları, içinizden geldiği gibi yazarak cevaplamak.

Bu aşamada; hayallerimiz, fikirlerimiz, neden dönüştürme arzusuna sahip olduğumuz, nasıl bir gelecek yaratmaya çabaladığımız anlaşılmaya çalışılıyor. Bu nedenle, buradaki sorular içsel dünyanızı anlamaya yönelik olduğu için kendinizi tanıma fırsatı da yaratıyor. Soruların yanıtları sizden CV’niz veya başarılı bir kariyer yolculuğu değil; daha çok hikayeniz ve dönüştürmek istediklerinizin anlaşılması amacıyla isteniyor.

Hayatta bazen yapmak istediklerimiz arasında savrulup giderken ve geleceğin nasıl geleceğini düşünürken anda kalmak zorlaşıyor. Böyle dönemlerde kendimizi ihmal edebiliyor; düşünmemiz gereken konuları geri plana atarken, bir yandan da hikayemizi inşa sürecinde yaptıklarımızın önemini göremez hâle gelebiliyoruz. Birinci aşama, benim için tam olarak böyle bir dönemin içinden geçerken gerçekleşmişti. Bu nedenle, soruları cevaplarken içsel dünyamı başvurumu okuyacakların yanı sıra kendime de yeniden açma fırsatı buldum diyebilirim. Tam da bu nedenlerle, “hikayemizi anlamaya çalışan” soru benim en uzun düşündüğüm ve en uzun cevabı verdiğim soru oldu.

Bu aşamayla ilgili tavsiyem şu olur: Birincisi, kesinlikle süreçte kalmaya ve eğlenmeye çalışın. İkincisi, iki aylık bir süreç olduğu için son anlara bırakmayın; soruları düşünerek, kendi dünyanızı önce kendinize açarak yanıtlayın. Bunlar, benim sürecimde karşılaştığım soruların genel konseptiydi. Döneme göre sorular değişebilir; fakat ne sorulursa sorulsun, birilerinin sizi anlamaya gerçekten hevesli olduğunu bilerek bu aşamayı harika bir şekilde geçirebilirsiniz.

İkinci Aşama

Bu aşamada en fazla üç dakikalık bir video çekiyoruz ve bizim sürecimizde bu video için bir haftamız vardı. Videoda hayallerimiz, isteklerimiz ve içerik üretirken ortaya koyacağımız yaratıcılık çok önemli! Ben bu videoyu, edindiğim meseleler ve “changemaker” yani dönüşüm öncüsü olmak gibi sorulara verdiğim yanıtlarla oluşturdum.

O dönem çok fazla şehir değiştirdiğim için, cevaplarımı ikinci aşamaya kabul aldıktan sonra; uçakta, otobüste düşünerek, aslında yine kendimi anlamaya zaman yarat(a)madığım bir aralıkta bu süreç bana yeniden düşünme fırsatı sundu. Video çekeceğim gün, hangi konuları konuşmak istediğimi biliyordum. Yine de kendime taslak bir metin ve bir gidişat hazırladım, buna göre çekim yaptım. İlk soruda anlattıklarıma görsel ekleyerek anlatımı biraz daha tamamlayıcı hâle getirmeye çalıştım.

Bu aşamayla ilgili tavsiyem: Yine süreçte kalın ve eğlenin. Kendinizi anlamaya ve bunu anlatmaya devam edin. Video ve sunumlarda genellikle soruyla ya da ilgi çekici bir cümleyle başlamayı çok severim ve bunu size de kesinlikle tavsiye ederim. Kendi videomun linkini yazının sonuna ekleyeceğim. Fakat YouTube arama motoruna “Akbank Fellowship Programı” yazarsanız, her dönemde sorular değişse de fikir vermesi açısından birçok örnek video bulabilirsiniz.

Üçüncü Aşama

Bu aşama, bizim dönemimizde farklı süreçleri barındırıyordu. Tüm aşamalarda en sevdiğim şey; o kadar rahat bir atmosfer yaratılmıştı ki, kendinizi tamamen yeni insanlarla tanışmak ve gelişmek için bir yere gidiyor gibi hissediyorsunuz. Bu yüzden “mülakat” kelimesini kullanmak pek doğru gelmiyor.

Bizim mülakat sabahımızda İstanbul’da inanılmaz bir yağmur vardı. Muhteşem bir patinajla düşmekten ve sırılsıklam olmaktan kıl payı kurtularak, biraz gecikmeli de olsa alana ulaştım. Orada süreci birlikte yaşayacağım bir ekibim vardı. Ekip arkadaşlarım inanılmaz tatlı ve harika insanlardı! (Tanıştığınız herkes harika oluyor zaten ama ben Grup 1’e küçük bir atıfta bulunmak istedim.)

Ekip olarak hikayelerimizden bahsettik, verilen sorularla ilgili konuştuk. Daha çok bir sohbet havasında geçti. Ardından kısa bir mola verildi ve diğer insanlarla tanışma fırsatımız oldu.

Bu aşamayla ilgili tavsiyem: İlk tavsiyeyi artık söylememe gerek yok sanırım. :) Harika insanlarla tanışacağınızı bilerek gidin; bu bile heyecanlanmak için başlı başına bir sebep. Atmosfer çok rahat, bu yüzden tek yapmanız gereken oradaki kişilerin hikayelerini anlamaya çalışmak. Sunum yapacaksanız da kendinizi içinizden geldiği gibi ama yaratıcılığınızı da katarak ifade etmeniz yeterli. (Not: Sunum söz konusu olunca YetGen damarım tutabiliyor.) Bu aşamayla ilgili diğer tavsiyem; hikayenizden örnekler vermek olabilir, ama bu daha çok bireysel bir tercih.

Ertesi günlerde, bir sabah saat onda telefonum çaldı. Tavanı izleyip kendime gelmeye çalıştığım bir anda, programa kabul edildiğim haberiyle güne başladım.

Sonuç

Toparlamam gerekirse; bence böyle programlara başvuran bireyler genelde bir arayış içerisindeler. Bu da binlerce hikaye ve kendini yetiştirmeye çalışan binlerce farklı birey demek oluyor. Tabii ki programlar kendi imkânları doğrultusunda adayları değerlendirmek zorunda kalıyor.

Akbank Fellowship Programı’nın yeni dönem başvuru süreci başladı, siz de bu yolculuğun bir parçası olmak istiyorsanız buradan başvurabilirsiniz.

Yorum Yazın

Bu alan zorunludur.
Bu alan zorunludur.